İsa Mesih Aşkına! Neler Söylüyorsun Ol-mert!
Beyler! Olmert Her Şeyi İtiraf Etti, Muhtemelen Sizi de Tövbe Etmeye Davet Edecek!
İsa Mesih aşkına! Neler söylüyorsun Ol-mert!
Şimdi Ol-Mert mi, O Mert mi? Nasıl bir mertsin? Hayır madem bu kadar Ol-Mert idin şimdiye kadar neredeydin?
Üzgünüm beyler, haber doğruymuş…
İşgalci siyonist İsrail eski Başbakanı Ehud Olmert Suriye’de yaşanan savaşın iç yüzü ile ilgili tarihi bir o kadar da cesurca itiraflarda bulunmuş.
Bay Ehud, ne demiş? Ne dememiş ki! Açmış ağzını yummamış gözünü!!! Esad’ın hem kendisi hem de ülkesi için İsrail’le barışma fırsatını kaçırdığını söylemiş ve Esad “Benimle görüşüp anlaşma imzalasaydı ülkesindeki iç savaşla karşı karşıya kalmayacaktı” ifadelerini kullanmış. Nokta!
Peki bu itiraf niteliğindeki cesurca ifadlerle siyonist eski Başbakan! ne demek istedi şimdi?
Kısacası diyor ki “Bunca insanın dökülen kanlarından, muhacir olmalarından, denizde boğulmalarından ve harabeye çevrilen Suriye’den biz sorumluyuz.” Bu bir itiraftan öte, aslında bütün bu işlenen cürümleri üstlenmedir. Olmert, çok mertçe diyor ki İŞİD ve benzeri örgütleri de biz kurduk. Yok aksini düşünen varsa ikna edici delillerle gelsin. Halep oradaysa arşın burada…
Peki zalimoğlu zalim Esed’in hiç mi suçu yok? Merak etmeyin sizin de yüzünüze buz gibi su serpeceğim pardon yüreğinize… Nasıl suçu yok, olmaz olur mu? İşgalcilerle barış yapsaydı, ne olacaktı yani?! Madem barış yapmadı bari teslim olsaydı! Ne olacaktı ne! Sanki bütün bir Filistin yok mu edilecekti, büyük İsrail Devleti! kurulup Kudüs onun başkenti mi olacaktı, vaat edilmiş Arzı Mevut hayali mi gerçekleştirecekti?
Ey Esed! Değer miydi bunca insanın kanı aktı? Oysa ki Ehud Olmert ile barış imzalasaydın Türkiye, İran ve Irak halkı rahat bir nefes alacaktı. Bahar gelecekti Ortadoğu’ya ve bütün bir İslam coğrafyasına! Kimsenin burnu bile kanamayacaktı!
Beyler! Olmert’i dinlediniz, ne diyorsunuz?
Çok değerli ve şuurlu, bir o kadar da feraset ve hikmet sahibi müslümanlar, fırsat buldukları her yerde ulaşabildikleri her platformda ve imkan buldukları her zaman ve mekanda haykıra haykıra işin aslının böyle olduğunu dile getirdiler. Sakallı oldukları halde inanmadınız, ümit ediyorum sakalsız Olmert’e inanırsınız.
Bay Olmert sadece bunları mı itiraf etmişti? Bakın devamında ne diyor: “Türkler Suriye ile İsrail arasında kusursuz ve adil bir arabuluculuk yaptılar. Erdoğan’la bir araya geldim ve Esad’la bana görüşme ayarladı. Ancak Erdoğan’ın Esad’ın uçağının Ankara’ya ineceğine dair güvencesine rağmen, Esad gelmedi” Bu kısmın şerhini siz kıymetli okuyuculara bırakıyorum wesselam. (Hüseyin Amedî - Hürseda)