Bıkmadan Yakîne Kadar!
İnsan zayıf yaratılmış bir varlıktır. İradesinde amellerinde ve ibadetlerinde kararlılık ve sürekliliğini ancak rahatlık ve genişlikte devam ettirebilmekte; zorluk ve sıkıntılarda aynı direnci gösterememektedir. Bu insanın zayıflığındandır.
Oysa Rab’ul Alemiyn Resulüne (SAV) “Ve sana yakîn (ölüm) gelinceye kadar Rabbine ibadet et! (HİCR, 99) emrini vermektedir. Bu aynı zamanda O’nun ümmetine ve takipçilerine de bir emirdir. Yaratılış gayesini gerçekleştirmek için bıkmamak zaruridir. Çünkü bu gayenin peşinden koşmanın varış noktası yani son bulması ölüm iledir.
İslam davasını yüklenmiş olan her Müslüman bu davanın önünde ki zorluk ve sıkıntıları göğüslemeli ve zamanın şartlarına ve belalarına boyun eğmemelidir. Yaratılışımızın nedeni olan bu dava yükünü can bedenimizde durdukça taşımalı ve düşürmemeliyiz. Çünkü sürekliliği olan işlerin sonu amaca ulaşmaktır, başarıdır. Bir ömür ibadetleri bıkmadan yapmak, toplumun ıslahı için çalışıp çabalamak, emri bi’l maruf ve nehyi ani’l münker görevini icra etmek elbette ki büyük işlerdendir.
Hele zamanın tağutlarına rağmen bunu yapmak ve devamlı kılmak büyük bir başarı ve payedir. Müslüman hayrı ve güzellikleri istemekten bıkmadığı gibi; güçlükler, nefsine, davasına dokunan kötülüklerden dolayı da usanmamalıdır. Bununda sünnetullahın gereği olduğunu bilmeli sabır etmelidir. Şu ayeti kerimede ki uyarıyı dikkate alarak üzerinde tefekkür etmelidir. "İnsan hayır istemekten usanmaz, fakat kendisine bir kötülük dokununca üzülür ve ümitsizliğe düşer." (Fussilet, 49)
Gerçekten de ‘bıkkınlık’ insan yapısında ki önemli bir zafiyettir; özelliklede olumsuzlukların etkisi altında iken bu çok daha fazla belirgin hale gelerek kendini gösterir. Ayetlerde cennet tasvir edilirken orada bulunan müminlere, hiçbir bıkkınlığın dokunmayacağı onca nimet içerisinde ebedi bir hayat yaşarken hiç usanılmayacağı bildirilmektedir. Bu, dünyada da böyledir bolluk, zevk sefa içerisinde insana usanç dokunmamaktadır. Ta ki sıkıntılar başlayana kadar…
Bıkmamak usanmamak için direnç en önemli silahtır, belalara direnmek, darlıklara direnmek, zindanlara direnmek, hicrete direnmek ve davanın getirdiği tüm zorluklara direnerek bıkmanın usanmanın önünde setler engeller kurmak gereklidir. Yoksa zamana mağlup olmak tehlikesi her zaman mevcuttur.
Bu noktada dikkat edilmesi gereken önemli bir husus var ki, ona da Allah Resulü (SAV) işaret buyurmuştur: İtidal ve vasat üzere olmak; amelde, ibadette, fikirde itidali elden bırakmamak, davanın her aşamasında itidalli olmak. İsrailoğulları bu vasatı kaybettikleri için beladan belaya uğratılmışlardır.
Resulullah (SAV) ibadette aşırıya giden biri için “Siz takati getirebileceğiniz işleri yapın! Vallahi siz usanmadıkça Allah usanma (muamelesi yapmaz) buyurdular. (Sahihi Müslim) Resulullah’ın (SAV) en sevdiği ibadet sahibinin devam üzere yaptığı ibadet idi. Dolayısıyla fert olarak da toplu olarak da sürekliliği ve sürdürülebilirliği olan ameller ve ibadetler peşinde olmalıyız.
Resulullah (SAV)’in siretinde izlediği önemli prensiplerden biri usandırmamak idi. Öyle ki ibadette aşırı gideni uyarmış, cihad aşkında mübalağa eden ashabına bile takatlarının yetmeyeceği şeylere kalkışmamalarını hikmetle öğretmiştir.
Taif kuşatmasının uzadığı ve mevcut şartlarda kalenin alınamayacağını gören Resulullah (SAV) orduya geri dön emri vermiş ancak ashap Ya Resulullah kuşatmaya savaşmaya devam edelim demişler ancak bir müddet daha saldırıp sonuç alamayınca mahcup bir şekilde artık kuşatmadan vazgeçilmesini istemişlerdir.
Allah Resulü de (SAV) onların bu haline gülümseyerek, geri dönüyoruz emrini vermiştir. Allah Resulü insan tabiatını şartlara göre değerlendirmede bir dahi idi. Rabbinin yardımı ile ashabıyla ulaştıkları başarının hikmetleri arasında bu noktada önemli yer almaktaydı. Zaten o hadisi şeriflerinde de bu vurguyu yapmıştır. “Yalnız, takat getirebileceğiniz şeyleri yüklenin” buyurmuştur. (S. MÜSLİM)
Her Müslüman ölçüyü, dengeyi ayarlayarak Rabbinin kendisine farz kıldığı ibadetler ve amelleri yapmak zorundadır. Tüm bunların terki günahlara ve haramlara dalmak olur. Bunlar yerine getirilecek ancak ölçü kaçırılmayacak ki bıkkınlık, usanç bize galip gelmesin.
Selam ve Dua İle
(SUSANINGULLERI.BIZ)