İran eylemleri 'kontrollü gerginlik' modeli mi?
İran eylemlerini CRI Turk için yorumlayan uzmanlar dikkat çekici bir model yorumunu ortaya attılar. Uzmanlar, Rafsancani döneminden bu yana "kontrollü gerginlik" politikasını uygulayan İran'ın, "biriken enerjiyi kontrollü biçimde boşalttığını" iddia ediyorlar:
Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) İran'a dönük maksimum baskı siyaseti doğrultusunda uyguladığı yaptırımlar sokak eylemlerini tetikledi.
Enflasyonun yüzde 40'ı bulduğu ve yüzde 9'luk ekonomik daralmanın beklendiği İran, düşük gelirli 18 milyon haneye yapılan kişi başı 5 dolarlık yardımı 10 dolara taşımak için petrol sübvansiyonlarını azaltarak fiyatlara zam getirdi. 60 litrelik petrol kotasına yapılan yüzde 50 sonrası benzinin litresi 1.500 tümene (75 kuruş) çıkarken 60 litreyi aşan alımda ise fiyatın 3 bin tümen (1.5) olacağı duyuruldu.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, zamların nedeni olarak "Petrol satışımız kısıtlamalarla karşı karşıya. 2011 yılında 110 milyar dolar petrol gelirimiz vardı fakat şartlar bugün farklı." ifadelerini kullansa da yapılan açıklama sokağın tansiyonunu düşürmeye yetmedi. Ülkenin çeşitli şehirlerinde meydana gelen eylemlerde kamu binaları ve bankalar kundaklanırken 1000 kişi gözaltına alındı.
GEÇMİŞ EYLEMLERDEN FARKLI
Ülke genelinde 1080 noktada devam eylemleri CRI Türk Türkiye için yorumlayan İran Araştırmaları Merkezi Başkan Vekili Hakkı Uygur, "Eylemleri ekonomi tetiklemekle birlikte sisteme karşı da sloganlar olduğunu görüyoruz. Buna karşın gösterilerin bir lideri ya da programı yok. Şu anda eylemlerin kitlesel olmadığını görüyoruz ancak İran halkını kestirmek güç. Toplumun her kesimini ilgilendiren bir sorunun daha fazla kişiyi sokağa çekmesi ihtimal dâhilinde." diye konuştu.
İran'da uzun yıllar gazetecilik yapan gazeteci Ramazan Bursa da CRI Türk Türkiye için yaptığı değerlendirmede eylemlere katılımın 2017'deki sokak hareketlerine oranla daha etkili olduğunu vurguladı. Bursa şunları kaydetti:
"Bundan önce insanlar meydanlarda toplanıp slogan atıyorlar, kimi zaman saldırılar oluyorlardı. Bu eylemlerde ise kontak kapatma öne çıkıyor. 15 milyonluk nüfus ve trafik İstanbul'dan bile daha fazla. 100 kişinin dahi arabaları durdurması kentin hayatını felç ediyor. Bununla birlikte kamu malına zarar verme oranı daha fazla. Sadece bir şehirde 100 civarında banka şubesi ve 56 market ateşe verildi."
ENERJİ KONTROLLÜ BİÇİMDE BOŞALTILABİLİR
İran'daki eylemlerin yöntemi kadar zamanlaması da dikkat çekiyor. Petrole gelen fahiş zammın Orta Doğu'da İran'a dönük eleştirel vurguların arttığı ve ülke ekonomisinin giderek çıkmaza girdiği bir dönemde geldiğine dikkat çeken Bursa şu ifadeleri kullandı:
"Bir aydan fazladır Irak'ta yaklaşık bir aya yakın da Lübnan'da eylemler yapılıyor. Bu eylemlerin İran'ı hedef alan bir yanı var. İran aleyhine sloganlar atılmakla kalmıyor Kerbala'da bu ülkenin konsolosluğu yakılmaya çalışıldı. Bununla birlikte İran'da ekonomik durumun daha kötüye gideceği 'yazın sıcak geçeceği' uyarıları yapılıyordu. O halde İran, böyle bir tablonun içinde neden böylesine fahiş bir zam yaptı? İran, Rafsancani döneminden bu yana "kontrollü gerginlik" politikasını hem içeride hem de dışarıda uyguluyor. Burada amaç hali hazırda biriken enerjiyi kontrollü enerjiyi kontrollü biçimde boşaltmaktır. Bir başka ifade ile İran, bölgede yaşanan gelişmeleri ve kendi içerisindeki sorunları hesaplayarak eylemlerin başlangıcını ve bitişini kontrol etmek istiyor. "
İran devletinin sokak hareketlerini bastırma konusundaki tutumuna dikkat çeken Hakkı Uygur da "İran'ın eylemler konusunda 40 yıllık bir tecrübesi var. 2007 yılında da benzer bir gösteri dalgası olmuş ancak İran fazla zorlanmadan eylemleri bastırmıştı. Mevcut tabloya bakacak olursak İran'ın yine eylemleri sonlandıracağını düşünebiliriz. " dedi.
GÖLGE CIA: İRAN TAVİZ VERMEZ
İran'daki eylemler sadece Türkiye'de değil aynı zamanda Amerika içinde de yakından takip ediliyor. Washington Enstitüsü, dün yayımladığı makalede "ABD hükümetinin seçenekleri kısıtlı." derken kamuoyunda "Gölge CIA" olarak anılan Stratfor kuruluşu şunları yazdı:
"ABD ekonomik yaptırımların İranlıları hükümete karşı sokağa dökeceğini umdu. Ekonomik durum İran'da her ne kadar berbat olsa da Tahran büyük ihtimalle çizgisini korumaya devam edecek ve ABD'ye taviz vermeyecek. Yine de İranlı liderler ülkede ekonomik durumun böyle gitmeyeceğinin farkında."
İran'da eylemlerin başlamasına paralel olarak destek açıklaması yayımlayan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, göstericilere internete erişim konusunda destek verebileceklerini söylemişti.
EYLEMLERİN KRİZE DÖNÜŞMESİ TÜRKİYE İÇİN EN KÖTÜ SENARYO
İran'daki eylemlerin kısa vadede radikal değişimlere yol açacağı düşünülmese de olası bir krizin Türkiye'yi de yakından etkileyeceği düşünülüyor.
Gazeteci Ramazan Bursa, Türkiye'nin komşu ülke İran'da huzur, barış ve istikrarı desteklemesi ve talep geldiği takdirde bu yönde yardımcı olması gerektiğini belirterek "Sınırdaki huzursuzluk herkesi etkiler." dedi.
İRAM Başkan Vekili Hakkı Uygur da "Türkiye için eylemlerin krize dönüşmesi sıkıntılı olacaktır. Nitekim Türkiye'de görüldüğü kadarıyla soğukkanlı açıklamalarını sürdürüyor." yorumunda bulundu. (CRİ Turk)