Deutsche Bahn sabotajında ilginç tesadüfler: Berlin neden sessiz?
8 yıl önce Donbass’ta savaşın başlamasından bu yana Alman devleti ilk defa bir sabotajdan Rusya’yı sorumlu tutmadı.
26 Eylül’de Kuzey Akım doğalgaz boru hatlarına yönelik saldırılara dair tartışmalar daha bitmeden 8 Ekim Pazar günü federal hükümete ait demiryolları tekeli Deutsche Bahn’ın seferleri kesintiye uğradı.
Şansölye, Bundeswehr ve Bundesnachrichtendienst (BND), daha önce bu tür durumlarda Moskova’yı suçlarken elini epey çabuk tutmuştu.
8 Ekim sabahı 06.40 civarında Deutsche Bahn’a ait kablolu iletişim hatlarının kesilmesini takiben ülkenin kuzeyindeki tüm tren seferleri birkaç saatliğine durdu ve batıya, Danimarka ve Hollanda’ya yolcu seferleri ve doğuya, Polonya ve Ukrayna’ya nakliyatlar aksadı.
Deutsche Welle kanalı, haberi şöyle verdi:
“Deutsche Bahn’dan yapılan açıklamada, ‘Tren trafiği için hayati önem taşıyan kablolara yönelik sabotaj, Deutsche Bahn’ın bu sabah kuzeyde çalışan trenleri yaklaşık üç saat boyunca durdurmak zorunda kalmasına neden oldu’ denildi. Alman demiryolu operatörü, güvenlik makamlarının soruşturmayı devraldığını söyledi. Muhtemel şüpheliler hakkında şu an için bilgi verilmedi.
Ancak soruşturmacılar, iletişim kablolarının Berlin dışında bir yerde, batıdaki Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinde bir yerlerde kesildiğini söyledi. Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, yetkililerin kabloların iki noktadan kesilmesinden kaynaklı sefer aksamasının arkasında ‘kasıtlı eylemlerin olduğunu’ varsaymaları gerektiğini kaydetti. Ulaştırma Bakanı Volker Wissing, ‘Bunun hedefli ve hasmane bir eylem olduğu açık’ dedi.”
Alman polisinin tespit ettiği noktalar, Berlin’e bağlı Hohenschönhausen’de ve Vestfalya’nın Herne kasabasındaydı.
Deutsche Welle şöyle devam etti:
“Yaşanan kesinti, geçen ay hayati önem taşıyan Kuzey Akım gaz boru hattını hedef alan ve NATO ve Avrupa Birliği’ni kritik altyapıyı koruma konusunda alarm durumuna geçmeye sevk eden sabotaj eylemlerinin ardından geldi.”
Bu kasıtlı bir imaydı. Daha önce Der Spiegel, Kuzey Akım sabotajından — tahkikat süreci henüz tamamlanmasa da — Rusya’yı suçlamakta gecikmemişti. Dergi, ardından aynı şeyi ima eden uydurma CIA raporunu servis etmişti.
Sonrasında Washington merkezli think-tank kuruluşu Brookings, Kuzey Akım saldırısında ABD ve Polonya’nın parmağı olduğunu ilişkin iddiaların “Rus devlet propagandası” ve “Kremlin’in tercih ettiği anlatılar” olduğunu iddia etti. Brookings ayrıca, “uzmanların Rusya’nın ana şüpheli olduğu konusunda genel olarak hemfikir olduğu” sonucuna vardı.
2020 mali yılında Brookings, Alman hükümetinin 2 milyon doları aşan bir payla devletler bazında en büyük bağışçısı olduğunu bildirmişti. Robert Bosch Stiftung vakfı bir milyon dolar daha ekledi. Bosch grubu, 2021’de Brookings’e yaptığı bağışı ikiye katladı. Bununla beraber Rusya’nın Ukrayna’daki askeri harekatının başlamasından sonra Bosch, mart ayında Rusya’da üretimi durdurduğunu açıkladı.
Tesadüfler
Avrupa’nın en büyük savaş çığırtkanı oluşumu Yeşiller partisinin eski Eş Başkanı ve mevcut Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, yazılı açıklamalarında, basın toplantılarında ya da Twitter hesabında mevcut meseleye dönük henüz bir şey söylemedi. Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck de öyle, işin bu kısmı ilginç.
Demiryolu sabotajının meydana geldiği Kuzey Ren-Vestfalya eyaleti, Hıristiyan Demokratik Birliği’nin (CDU) elinde, Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) oylarının düştüğü ve Yeşiller ile sağcı AfD’nin şimdilik azınlıkta olduğu bir bölge.
Yeniden birleşmeden önce Demokratik Alman Cumhuriyeti’nin parçası olan Mecklenburg-Batı Pomeranya eyaleti de sanayi beşiği olması nedeniyle Kuzey Akım sabotajından en çok etkilenen bölgeydi.
Her iki eyaletteki mevcut kamuoyu yoklamaları da AfD’nin buralarda istikrarlı bir şekilde büyüdüğünü ortaya koyuyor; parti şimdi Mecklenberg-Batı Pomeranya’nın dörtte birini kapmış.
Öte yandan ülke genelindeki anketler, Rus müdahalesinin başladığı 24 Şubat’tan bu yana Baerbock ve Habeck’in Yeşil seçmenlerinin, Şansölye Olaf Scholz’un da SPD’li seçmenlerin güvenini kaybettiğini gösteriyor. “Trafik lambası” koalisyonu bileşenlerinin erken seçime gidilmesi halinde kaybetmesi kesin.
Deutsche Bahn sabotajı hareketli gündemde çok çabuk unutuldu. Ana akım basın alışıldık şekilde gecikmeden Moskova’yı suçlu buldu.
Ancak hem Kuzey Akım hem Deutsche Bahn sabotajlarından etkilenen bölgelerin ağırlıklı olarak NATO ve Berlin’in Ukrayna politikasına muhalif bir nüfusa sahip olması dikkat çekici bir detay.
(emrekose.substack.com)