Elveda Derken, Şeyh Ahmed Şehid Oldu…
Bismihi Teâlâ
Âlemlerin Rabbine hamd ve sena, Muhammed Mustafa’ya salat ve selam olsun.
Hurseda sitesi yöneticileri ve takipçileriyle olan beraberliğimiz dört yıl öncesine dayanıyor. Takriben dört yıl önce Hürseda bana yer vererek -deyim yerindeyse- elimden tuttu; çünkü her ne kadar daha önce Hezexname.com da yazıyor idiysem de Hürseda da bana yer verilmesi, bana yer açılması benim için gerçekten bir lütuftu. Hurseda'da yazdığım süre içerisinde yazmak zorunda kendimi hissettiğimden dolayı Hürseda benim için bu hususta bir mektep oldu desem; abartmış olmam. Bu geçen dört yıl içindeki beraberliğimizde yazılarımızla bazen güzellikleri, iyilikleri ve sevinçleri paylaştık bazen de üzüntüleri, dertleri, mazlumiyetleri paylaştık. Bunları neden mi söylüyorum?
Çünkü bir süre önce, yazı hayatıma-yolculuğuma nokta koyma kararı aldım. Bu kararımı sitenin değerli yöneticilerine de ilettim. Bu kararı almada etkili olan etkenleri merak edenler için en azından iki etkeni dile getireyim.
Birincisi, meşguliyetimden, yoğunluğumdan dolayı kısa sürelerde siteye yazı gönderemeyişim; beni rahatsız ediyordu.
İkincisi, site için bir değişiklik olur; siteye benim yerime yeni bir yazar alınırsa siteye taze kan ve heyecan gelir.
Her ne kadar sitenin yönetimi bu kararım karşısında sessiz kalsa da sükut ikrardan gelir kaidesi gereğince daha önce yazmayı tasarladığım “elveda derken…” yazısını yazmaya başladım.
Başlığın “elveda derken” kısmını anlamış olsanız da başlığın diğer kısmı ile yazıyı ilişkilendiremediğinizi de biliyorum. Onun için, dikkatinizi çeken Şeyh Ahmet’i ve şahadetiyle ilgili birkaç cümle aktarayım.
Bir süre önce Suriye İhvan-ı Müslimin Cemaati yetkililerinden olan Şeyh Ahmet bir vesileyle misafirim oldu. Şeyh Ahmet, Otuz beş, kırk yaşlarında enerjik bir insandı. Doktorasını Kürtçe ve Kürtler üzerinde yapmış olduğundan az buçuk Kürtçe konuşabiliyordu. Daha önce bir süre Mısır’da kalmış olmamdan dolayı benim az buçuk Arapçam da olunca gayet rahat anlaşabiliyorduk.
Suriye’nin geçmişini, şu an içinde bulunduğu durumu ve geleceği üzerinde uzun uzadıya konuştuk. Suriye hususundaki hassasiyet ve endişeleri kendisiyle paylaştık. Müslüman kardeşlerin kırmızıçizgisinin dün olduğu gibi bu gün de yarın da “İslam” olduğunu dile getirdi. Takip edilecek yol meselesinde Mısır İhvanı’nın ve Hamas’ın örnekleri olduğunu dile getirdi. Müslümanların eksileri, ihtilaf noktalarını konuşmamaları konusunda bizimle hemfikir olduklarını dile getirdi. Muhaliflerle PYD’nin çatışma olasılığını sorduğumda; özellikle bundan kaçındıklarını, çatışmanın önüne geçmek için görüşmelerin gerçekleştirildiğini, yeni bir Suriye’de herkesin aynı haklara sahip olacağını belirtti.
Netice, geçen günlerde İhvan’la PYD’liler arasında çıkan çatışmada iki çocuk babası, Humuslu Şeyh Ahmet’in şehit olduğu haberini aldım. Allah şahadetini kabul eylesin. Onunla olan dostluğumuza binaen onu hayırla yad etmek istedim.
İslam coğrafyalarında akan kanın bir an önce durması ve fitne ateşinin sönmesi; ümmet arasında vahdetin ve kardeşliğin tesis edilmesi; veda yazısı olarak bu yazıyı düşündüğümüzde de Hürseda yönetici ve takipçileri olarak siteyi daha güzel günlere, daha iyi yerlere getirmeniz ve ümmetin vahdeti için köprü görevini görme misyonunu devam ettirmeniz temennisiyle; Hakkınızı helal edin, Rabbim yar ve yardımcımız olsun. (Hürseda Haber)